PSK PSK Bulten KOMKAR Roja Nû Weşan / Yayın Link Arşiv
Dengê Kurdistan
 PSK
PSK Bulten
 KOMKAR
 Roja Nû
 Weşan/Yayın
 Arşiv
 Link
Pirs û Bersîv
Soru / Cevap
Webmaster
1
 
 
 
Basın Açıklaması :

"Kürtlere, Kürtlerin demokratik güçlerine ve onun haklı taleplerine karşı başlatılan saldırgan ve şoven kampanyayı şiddetle kınıyoruz "

Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyelik sürecinin karara bağlanacağı 17 Aralık tarihi yaklaştıkça tartışmalar da yoğunlaşıyor.

Tüm toplum kesimleri bu süreçte taleplerini demokratik yollarla gündeme taşımaya çaba sarfediyorlar.

Türkiye nüfusunun önemli bir bölümünü oluşturan Kürt halkı da bu dönemde kendi istemlerini dile getirme ve sesini Türkiye ve AB kamuoyuna duyurma çabası içindedir. Kürt halkının çıkarlarını savunmak üzere siyasal mücadele yürüten partimiz bu çerçevede 2004 yılının başından itibaren bir inisiyatif başlattı. HAK-PAR Türkiye ve AB yetkililerinin dikkatin çekmek ve kamuoyuna Kürt halkının taleplerini duyurmak amacı ile Haziran ayında “AB Sürecinde Demokrasi Ve Kürt Sorununun Çözümü İçin Öneriler” başlıklı bir rapor hazırladı. İçerde ve dışarıda yüzlerce resmi ve gayri resmi kişi ve kuruluşa iletilen bu rapor ayrıca tarafımızdan düzenlenen “Kurdan Ji Birnekên-Brüksel Yürüyüşü” ile AB yetkililerine 03.10.2004 tarihinde iletildi.

Öte yandan bugünlerde bazı ‘Kürt aydınları' nın Avrupa'da kimi gazetelere verdiği ilanla Kürtler adına bazı talepler dile getirilmiştir. Bu ilan Türkiye'de önemli tartışmalara yol açmıştır.

Kamuoyuna Leyla Zana ve arkadaşlarının adıyla birlikte anılan bu ilandaki “Özellikle Kürt vatandaşlarına, Avrupa'nın demokratik ülkelerin yurttaşları olan Bask, Katalan, İskoçyalı, Lapon, Güney Tirollu, ya da Walonlara tanınan ya da bizzat kendisinin Kıbrıs Türkleri için talep ettiği haklara eşdeğer haklar garantilemelidir” bölüm fırtınalar koparmasına neden olmuştur.

İlanda yer alan bu tümce bizim parti programında yıllarca önce formüle edilmiş durumda. Türkiye hükümetlerinin: Kıbrıs, Bulgaristan, Yunanistan, Kosova ve benzeri ülkelerde bulunan azınlıklar, topluluklar için savunduğu tezleri, Türkiye'de yaşayan Kürtler için de istemesi durumunda sorunun çözüm yoluna gireceği inancındadır (HAK-PAR Program sayfa 9)

80 yıldır Kürt sorununda dayatılan red-inkar politikalarına karşı demokratik mücadeleyi programının temeline koyan Hak ve Özgürlükler Partisi bu bildiride yer alan talepleri demokratik talepler olarak görüyor.

Bu taleplerin bu dönem dile getirilmesini zamanlama hatası olarak görenlere katılmıyoruz. Aksine bu tür haklı talepleri dile getirmenin tama zamanıdır. Bu süreçte Kürt sorunun çözümü için hiçbir adım atmayan Hükümet ve Başbakanın figanının yersiz olduğu kanısındayız. Kürt sözcüğünü ağzına almaya cesaret etmeyen Başbakan bilmeli ki, Kürt halkının görmeden gelerek bu sorun çözülmez.

Öte yandan bu ilanı gerekçe yaparak Kürtlere, Kürtlerin demokratik güçlerine ve onun haklı taleplerine karşı başlatılan saldırgan ve şöven kampanyayı şiddetle kınıyoruz.

Böylesine masum ve demokratik taleplerin altına imza attıktan sonra çark edip federasyan otonomi ve taleplerimiz yoktur” diyenleri de ibretle izliyoruz. Kürt halkı da izliyor...14.12.2004

Fehmi Demir
Genel Başkan Vekili

 

  Dengê Kurdistan © 2004