Ekim ayının ortasında Çukurca´da yaşanan saldırıda 24 askerin, sonrasında gerçekleştirilen operasyonlarda 30´un üzerinde PKK gerillasının öldürülmesi, Türkiye´de oluşturulmaya çalışılan barış ortamını tahrip eden sonuçlar vermeye başladı. KCK operasyonları adı altında, sivil siyasetçi ve aydınlara yönelik son aylardaki tutuklamalar da adeta yaraya tuz-biber ekti.

Ölen askerlerin cenaze törenlerini fırsat bilen ırkçı-faşist kesimler, provokatif yürüyüşler düzenlemeye, özellikle de Batı kentlerindeki Kürt nüfusa yönelik ırkçı saldırılara başladılar.  

Türkiye ve Kürdistan´daki bu gelişmeler, Avrupa´ya da yansımaya başladı. Avrupa çapında Türk göçmenler arasında ırkçı eğilimli provokasyon ve saldırılarda artış gözleniyor. Başta Almanya olmak üzere Avrupa´nın birçok kentinde de, Türk göçmenlerin milli duygularını tahrik eden yürüyüşler düzenlendi. Yürüyüşler Paris, Den Haag, Hamburg, Hagen vb.yerlerde Kürt ve Türk göçmenler arasında çatışmalar yaşanmasına yol açtı. Kürt göçmenlere, işyerlerine, hatta Kürtlerin gittikleri camilere yönelik saldırılar gerçekleştirildi. Yaralananlar oldu.

Şu gerçek asla dikkatlerden uzak tutulmamalıdır: Irkçı ve faşist duyguların tahrik edilmesi çok önemli tehlikeleri beraberinde getirir ve uzun vadede halklar arasında onarılması mümkün olmayan tahribatlara yol açar. Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, 50 yıldan bu yana Avrupa´da birlikte yaşamış, birçok şeyi paylaşmıs Kürt ve Türk göçmenler arasında gelişebilecek düşmanlıklar ve yaşanabilecek olumsuzluklar, bizzat ondan medet umanlara da zarar verir.

İnsani duygularını yitirmemiş herkesin yapması gereken, sağduyuyu elden bırakmamak, akan kanın durması için çaba göstermek olmalıdır. Avrupa´da yaşayan kanaat önderleri, demokratik kurumların temsilcileri, aydınlar, sivil toplum örgütleri, tüm önyargılarını bir yana bırakıp, her iki halk arasında oluşabilecek düşmanlıkları engelleyebilmek için ortak çağrılar yapmayı başarabilmelidir.

Tüm Avrupa hükümetleri, hangi etnik kökenden olursa olsun, ülkelerinde örgütlü tüm ırkçı kuruluşlar konusunda duyarlı davranmalı, bu tür eğilim ve eylemleri önleme konusunda daha aktif olmalıdır.

KOMKAR.eu, PKK´ye derhal silahlarını susturması, Türkiye Cumhuriyeti devletine de operasyonlara ve sivillere yönelik gözaltı ve tutuklamalara son vermesi çağrısı yapar.

Avrupa´da örgütlü bulunan tüm demokratik Kürt ve Türk göçmen örgütlerini, kanaat önderlerini sağduyulu davranmaya, Kürt ve Türk göçmenler arasında gelişebilecek olumsuzlukları engelleme konusunda insiyatif almaya çağırır.

Irkçılığa karşı ortak mücadale etmek insan olmanın gereğidir. Zira bu ateş, etnik, dini, sınıfsal, cinsel kimlik tanımaz; herkesi yakar.

Bu ateşi söndürmenin tek yolu, silahların susması ve diyalog yolunun açılması için zemin oluşturacak demokratik ve barışçıl girişimlerde bulunmak olmalıdır. Bu, aynı zamanda Avrupa´daki Türk ve Kürt örgütlerinin de asli görevleri arasındadır.  

03.11.2011

Avrupa Kürdistan Dernekleri Konfederasyonu-KOMKAR.eu