PSK PSK Bulten KOMKAR Roja Nû Weşan / Yayın Link Arşiv
Dengê Kurdistan
 PSK
PSK Bulten
 KOMKAR
 Roja Nû
 Weşan/Yayın
 Arşiv
 Link
Pirs û Bersîv
Soru / Cevap
Webmaster
1
 
 
 
ABD Başkanı W. Busch’un annesi Kürt müdür?

Necla Morsümbül

Bu yazının başlığını okuyanlar, “hadi canım sende ABD nere, Kürdistan nere” diyebilir, belki de yazacaklarımın hayal ürünü olduğuna düşünüp, yazıyı okumaktan vaz geçebilirler.

İnsanlık ailesinin tarihini sizlere anlatacak değilim. Ayrıca, ABD’nin nasıl dev bir ülke olduğundan da dem vurmayacağım. Ancak tarihi bilmek, ille de o tarihte yaşamaya gerektirmez. Küreselleşen dünyamızda, her hangi bir bilgiye ulaşılmak istenildiğinde, internetin başına geçmek yeterlidir. Dünyanın tüm geçmişi iki parmağınızın hareketiyle gözlerinizin önüne geliverir.

İşte, benimde size anlatmak istediğim tarihi bilgiye böyle ulaştım. Meğersem W.Busch’un annesi Kürtmüş. Hatta Bingöllü olduğuna dair ciddi bilgiler var. Etrafımdaki yaşlı Bingöllülerle yaptığım sohbetlerde, onlar da bu bilgiyi onayladılar. “Doğrudur, W.Busch Bingöllüdür.” Dediler.

Bu bilgilere nereden ulaştığımı yazımın sonunda size aktaracağım. Ancak,  W. Busch’un Kürt kanı taşıdığına dair ciddi kanıtlar var. Bu hafta içerisinde CNN’ Türk’te izlediğim bir haber programında, inanmakta zorlandığım bazı haberler dinledim. Söz konusu haberde, ekranda W. Busch, resmi bir açıklamada bulunuyordu. Busch büyük bir azim ve cesaretle kulaklarıma inanamadığım şeyler söyledi.  “Türkiye, eğer bizim ve AB’nin Kıbrıs Türk kesimini tanınmasını istiyorsa,  o da bir Kürt Devleti’nin oluşumuna evet  demek zorundadır”  Doğrusu kulaklarıma inanamadım. Hadi, Güney Kürdistan’dan bahsetse bu kadar şaşırmazdım. Ancak genel bir Kürt Devleti’nden bahsetmesi, Busch üzerinde daha da çok düşünmeme yol açtı. Ve daha önce duyduğum rivayetler üzerinde, araştırma yapmaya, bilgi toplamaya başladım.

Yapılan değerlendirmelere göre Busch; ülkesindeki büyük  sermaye sahipleriyle, Kürt lobisinin yaptığı çalışmalar sonucunda, bir kez daha başkan seçildiği üzerinedir.

Araştırmacıların ulaştığı tarihi bilgilere göre Busch’un annesi; oğlunun kulağına sürekli olarak tarihi bir gerçeği fısıldayıp durmuştur. “aman oğlum, atalarının soyunu, Amerika’ya  nerden ve nasıl geldiğini asla unutma. Biz aslen Kürdüz. Amerikan Kürdüyüz. Sen de biliyorsun, aslını inkar eden haramzadedir. Senin bir haramzade olmanı asla istemiyorum. Bunun için soyunu sopunu asla unutma. Eğer gelecekte yaşadığın ülkede önemli bir göreve gelirsen, dedelerine yardımcı olmayı unutma. Şayet içinde yaşadığın ülke gelişip, dünyanın hakimi olursa, sen de oraya başkan olursan, dedelerini zalimlerin elinden kurtarmak için, gereken her şeyi yap.

“Bildiğin gibi Amerika’yı, dünyanın her yerinden buruya talan için gelen maceracılar kurdu.  Senin büyük büyük babalarının babaları da Kürdistan’dan buraya geldiler.  İşte bilmem kaç yüzyıl önce, senin büyük babanın, babasının dedesi, Kürdistan’dan da birkaç maceracı arkadaşlarını yanına alarak, eşek sırtında yeni dünyaya doğru yol almışlar. Yıllar süren maceralı bir yolculuktan sonra, buraya ulaşmışlar. Bizler burada doğan insanları olsak da, güzel oğlum, biz Kürdistanlıyız. Sakın atalarını unutma”  yoksa sana sütümü helal etmem” demiş. 

Hikaye uzun, ancak ben bu kadarını yazmakla yetindim. Doğrusu, Busch’un Kürtler için yaptıklarını düşününce, annesini dinleyip, soyunu unutmayan bir kişi olduğuna inandım. Onu taktir ettim.

W. Busch hiçbir zaman, Serokê Netevi gibi aslını unutmadı. “Benim annem Türk’tür” demedi.  Çelişkiler içinde olmadı. Aynı anneden doğan bir çocuk “Annem Türktür” derken öteki evlat “Benim annem Kürttür.” Deme durumuna düşmedi. Zavallı anne de  doğrusu ne olduğunu şaşırdı. Allah kimseyi Üveyş ananın durumuna düşürmesin.

İnsanlar, diğer canlılara oranla, acı ve sevinçlerini, daha fazla paylaşan canlılardır. Mücadeleyi kaybetme, insanların en karmaşık duygular içine yuvarlandığı en önemli anlardan biridir. Kaybetme anında, kaybedenin kendisi bile kendi duygularını tarif etmekte zorlanır. İlk tepkisi çok belirgin olması da, acısı derindir. Serokê Netewi, halkına büyük acılar yaşattı. Önce bağımsızlık dedi. Daha sonra Kemalizme sığındı. Leyla anamız da bu yola girmiş bulunuyor.

Alevilerin ünlü deyişine bir ilave yaparak, bu sözü kulağımıza küpe yapalım. Ey Kürt eline, diline, beline, geçmişine, soyuna, sopuna ve en önemlisi Kürdistan’a sahip çık...

Bu yazıyı birazda gülümsemeniz için yazdım. Aman bir deli bir kuyuya bir taş atmış misali olmasın. Ancak isteyenler. www.google.kürdistan sayfasından Busch’un geçmişini okuyabilirler. Daha ayrıntılı bilgi için, nmorsunbul@yahoo.de

 

  Dengê Kurdistan © 2004