PSK PSK Bulten KOMKAR Roja Nû Weşan / Yayın Link Arşiv
Dengê Kurdistan
PSK
PSK Bulten
KOMKAR
Roja Nû
Weşan/Yayın
Arşiv
Link
Webmaster
psk@kurdistan.nu
 

Anayasa Cengleri

Mesud Tek

Beklenen oldu.

Ve beklendiği gibi de oldu.

AKP hükümeti anayasa değişikliğine ilişkin olarak hazırladığı taslağı siyasi partilere sundu, kamuoyuna açıkladı.

Ve böylece anayasa cenglerini de başlatmış oldu.

Taslağın, kısa sayılmayacak bir dönem boyunca televizyon ekranları ile gazete haber ve köşelerinin değişmez konusu olacağını söylemek, abartı olmaz.

Daha şimdiden taslaklara ilişkin belirtilen görüşlerin, eleştiri ve önerilerin haddi var hesabı yok.

Siyasi partiler, toplumun değişik kesimleri, guruplar konuya ilişkin görüşlerini dile getiriyorlar.

Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Hâkimler ve Savcılar yüksek Kurulu gibi yüksek yargı organları renklerini belli ederek anayasa değişikliğine karşı olduklarını ve 12 Eylül Anayasası’nı cansiperane koruyacaklarını deklere ettiler.

CHP daha baştan kırmızı kartını gösterdi.

MHP’nin kartı ise sarı.

“Taslakları görüşelim ama kararı bu meclis değil, bir sonraki meclis versin” diyor.

BDP de tavrını “yapıcı muhalefet” olarak ilan etti; şimdilik.

Kesin tavrı için değişiklik görüşmelerini ve de İmralı’dan gelecek mesajları beklememiz gerekiyor.

Sadece konunun uzmanları ve akademisyenler değil, sivil toplum kuruluşları, meslek odaları da görüşlerini dile getiriyorlar.

“12 Eylül Anayasası değişmeli ama” ile başlayan cümlelerin çoğunluğu dikkat çekiyor.

“Anayasa değişmeli, ama niye şimdi?”

“12 Eylül Anayasası değişmeli, ama AKP anayasa değişikliği yapamaz.”

 “İrticacı olduğu Anayasa Mahkemesi kararı ile tescil edilen AKP ve çoğunluğu oluşturduğu bu Meclis anayasa değişikliği yapamaz, yapsa bile demokratik olmaz.”

“AKP kapatılmaktan kurtulmak için anayasayı değiştiriyor” vs..

Bu ve benzeri belirlemeleri, Kemalist sistemin ret ve inkâr ettiği toplumsal guruplar ve özellikle 12 Eylül faşist dönemin en ağır sillesini yemiş kesimlerin ağzından duymak,  doğrusu insanı üzüyor.

Öyle anlaşılıyor ki bu kesimlerin ağzı sütten çok yanmış.

Ki, yoğurdu üfleyerek de olsa yiyemiyorlar, “ya soğuk değilse” diyerek etrafında dolaşıyorlar.

Zamana itiraz edenler, haksız sayılmazlar.

Çünkü anayasa değişikliği şimdi değil, AKP’nin yeni bir anayasa tasarısı hazırladığı birkaç yıl öncesinde gündeme gelmeliydi. 

Ama gelmedi, AKP getirmedi ya da getiremedi; şimdi getiriyor.

Bu durumda doğru olan “niye şimdi anayasa değişikliğini gündeme getiriyor” diye değişikliğe karşı çıkmak değil, “niye o kadar hazırlıktan ve tartışmadan sonra gündeme getirmedin”

diyerek AKP’yi eleştirmek, onun tutarsız ve kararsız tavrını teşhir etmektir.

“AKP anayasa değişikliği yapamaz” deniliyor.

Niye, “sadece askeri cuntaların atadığı kurucu meclisler yeni anayasa ve anayasa değişiklikleri yaparlar” diye bir kural mı var?

Ufuk Uras’ın dediği gibi, savaşa karar verme yetkisine sahip olan bu Meclis niye anayasa değişiklikleri yapamasın?

Tatlı su demokratları, AKP de dâhil siyasi partilerin kapatılmasına karşı çıkacaklarına, “AKP kapatma cezasından kurtulmak için anayasayı değiştiriyor” diyorlar.

Hele “yüksek yargının bağımsızlığı ortadan kaldırılmak, işlevsiz hale getirilmek, kontrol altına alınmak isteniyor” itirazı yok mu?

İnsan ne diyeceğini şaşırıyor.

Sivil mahkemenin 39 yıla mahkûm ettiği Büyükanıt’ın iyi çocuklarını askeri mahkemeye sevk ettirerek serbest kalmalarını sağlayan yüksek yargı mı bağımsız, Yoksa verdiği kararla Hrant Dink cinayetinin taşlarını döşeyen mi?

“Söz konusu devletim olursa ötesi teferruattır, hukuk mukuk dinlemem” diyen anlayışın hâkim olduğu, kelli felli yüksek yargıçların omuzu kalabalık subaylar karşısında hazır ola geçtikleri, emre amade oldukları bir yargının, “işlevsiz hale gelmesi”nin sürüye herhangi bir zararı olmadığı gibi, faydası vardır, demokrasi gibi hayırlı bir yapıya vesile olabilir.

Tüm bu ve benzeri itiraz gerekçeleri, ipe un sermenin ötesinde bin anlam ifade etmiyorlar.

Ben hukuktan anlamam, kafam bu ve benzeri konulara  basmaz.

Böylesi durumlarda karşıtım ne yapıyor ve istiyorsa onun tersini yapar ve isterim.

Ne söyleyecekleri bir sır olmamakla birlikte, ordu konuya ilişkin tavrını açıklamadı.

Ama CHP’nin, MHP’nin, askeri vesayet yanlılarının, ırkçı şovenlerin, ulusalcıların, hulasayı kelam cümle Kemalist ve resmi ideoloji bağımlıların ne istediklerini biliyorum.

Bu nedenle de tüm eksikliklerine, Kürt sorununu doğrudan ilgilendiren maddeler içermemesine rağmen, söz konusu anayasa değişikliğini destekliyorum

Çünkü AKP’nin niyeti ne olursa olsun, 12 Eylül domuzundan kopartılacak her kılın bir kazanım olduğuna inanıyorum..

Kaldı ki, her şey bitmiş değil.

Anayasa değişikliği uzun bir süreç.

Gerekli olanın AB ve uluslararası normlara uygun olarak hazırlanan ve Türkiye’nin renkli yapısını yansıtan yeni bir anayasa olduğunu akıldan çıkartmadan, Kürtler, değişim ve demokrasi isteyen güçler, devletin dışlayıp yok etmek istediği kesimler, insan hakları örgütleri, sivil toplum kuruluşları el ele vererek bu süreci etkileyebilirler, taleplerini gerçekleştirebilirler.

Ve böyle de yapmalıdırlar.

Çünkü anayasa değişikliği de sadece AKP’ye bırakılmayacak kadar ciddi bir konudur.

Bu nedenle topluma zorla giydirilen bir gömlek ya da Türkiye’nin saygın hukukçularından Sami Selçuk’un değimi ile “polis nizamnamesi” olan 12 Eylül Anayasa’sından kurtulmak isteyenler bir araya gelmeli, Anayasa cenglerine katılmalı.

Bu cenglerde AKP ile aynı saflara düşmekten ve O’nu desteklemekten çekinmemelidirler.

Yazarın önceki yazılarından:

Halepçe’de Newroz
Ahmet Altan’a Açık Mektup
Değişim..
“Taş Atan Çocuklar” ve Demagoji
Tarafları Bulunduğumuz Yere Çağırmak Doğru Değil..
Bir Kez Daha Atı Arabanın Önüne Koymak Üzerine
“Herkesi Kör Alemi Sersem Sananlar”
Ağca, Samast, Darbe ve Açılım
Zamanı Değil Mi?
Bir Kez Daha “Türkiye Partisi” Ya Da “Çatı Parti” Üzerine
“Allah Barzani ve Talabani’den Razı Olsun”
Eğer Muhatap Çok Gerekliyse..
Taraf’tan Yana Taraf Olmanın Zamanı
Açılım devam etmeli
Demek ki Neymiş!..
Her İkisi De Doğru Söylüyor
Açık Mektup
Sayın Erdoğan Devamını da Getirin
Zorlu Ama Önemli Bir Başlangıç
Kurd û Proseyê Aşitî Li Tirkiyê
6. Kürdistan Hükümeti
“Ortadoğu’da Allah’ın Dediği Olur”
Ez jî Çûme Hecê
Kendi Liderlerimizden Öğrenmek..
Bir kez daha “Keşke” Dememek İçin
“Türk Sorunu” mu?
1 Eylül ve Süreç
“Ölüm ile Korkutup Sıtmaya Razı Etmek”
Xala Hertimî Ya Rojeva me Ya Siyasî
İyimserlik ve Olmazsa Olmazlar...
Seçim Sonrası Sınavı
Güney Seçimleri Ve Tavrımız
Halwesta me
Demokrasi, Dipçik ve Cop
Yetersiz ama önemli..
“Peygamber Ocağı” Böyle İse Eğer..
Olmazsa olmazlar!..
Erdoğan Samimi İse Eğer..
Eğitim, ama nasıl?
Gözden Kaçırılmaması Gerekenler..
Türk Devleti PKK İle De Görüşmelidir!..
Türkiye Bir Kez Daha Yol Ayrımında..
Musul’da Neler Oluyor?
Türkiyelileşme" Mi, Kürdistanileşme Mi?
Obama’nın Ziyareti ve Derinlerin Çiçeği’ne Dair..
Şehidler Günü
Soğukkanlı Olmanın Zamanı
29 Mart Sonrasına Dair
“Ya Hezar ya Hiç”
Mart Ayı ve Dersleri
Can Kurban Bu Provokasyona
Kim Korkar Diyalogdan?
Onur..
“Bu da böyle biline”
Yêzidiler, Güven ve Vefa
“Kürdistanlı Partiler Konferansı”
Bilim İnsanı Siyaset İlişkisi Ya Da Atı Arabanın Önüne Bağlamak
Eğri Oturup Doğru konuşursak..
Darısı Diyarbekir’in Başına!..
Tilkinin Şahidi; Türk toplumu Ne zaman Isyan Edecek?
“Vatan” ve teferruat!..
Tekrarın getireceği sıkıcılığı da göze alarak..
Velev ki dedirtmesin!..
İtiraf..
Terk Etmesi Gerekenler..
Arap Şovenizmi ve Tersyüz Edilen Gerçekler
Başbakan’ın Yeri ve Sakızı
Fırsat..
İkinci Tezkereye Dair..
Kirli Çamaşırlar Ortaya Dökülürken..
Beklenen Oldu..
Ben Işık Koşaner’i Sevdim
Bu Sonbahar Güney’de Sıcak Geçecek
Yalandan Kimin Evi Yanmış ki!.
Kürdi Çatı
Uzlaşmak…
Güngören, Kerkük ve Ergenekon’a Dair
Birlikte Yaşama Üstüne
Taraf Olmak Yetmez Müdahil Olmak Gerek
Taraf Olmak
Takke Düştü Kel Göründü..
Malumun İlami Ya da Yeni Bir Şey Yok
Ordu Yargı El Ele”
Anayasa Mahkemesi Kararı Neyi Gösteriyor?
1000 İmza ve “Yabancı”lar
1000 İmzanın Önemi
Samimiyetölçer!..
Gerçekçi Olmak Gerekirse..
İyi Şeyler
Kürt Çatısı
Kargalar Bile Gülmüştür
Kemalizmi Kurtarmak Kürtlerin İşi Değil
Ağız Bir Kere Yanmaya Görsün
“Bir Musibet Bin Nasihattan Evladır”
Şehitler Günü
Kendisine Dokunulunca
Aklına Hukuk Ve Demokrasi Gelenler
Hasan Cemal, Çocuk ve Berekete Dair
Haydi Şaşırt Bizi Erdoğan!..
Kara Harekatı ve Acı Gerçeklerimiz
Türk Medyası, Çifte Standart ve Çocuk
“Türk Devleti İnsanlık Suçu İşliyor”
Zorlukların Üstesinden Gelmek İçin..
Allah Söyletiyor!.
Sevinmek İçin Erken
“Gelin Canlar Bir Olalım”
Havuç-Sopa ve AKP’ye Dair
“Hak İçin Haklıdan Yana Olmak”
Sorti, Bombalama ve Bilime Katkıya Dair..
"Müslüman Mahallesinde Salyangoz Satmak"
"Ya Hezar Ya Sıfır"
Erdoğan ve Nobel
Baykal’ın Başına Düşen Taş
Samimiyet Sınavı-2
Türkiye Paşalar Cumhuriyeti
PKK Ateşkes İlan Etmelidir (*)
Tezkere ve Kararlılık
Çıkmaz Sokak
Olması Gereken..
Kemalizm İçin Kaygılanmak Kimin İşi?
Perşembenin Gelişi
Gerginlik Kapıda
Sözcüklerin Önemi!..
Şeyh Elo’nun Söyledikleri..
Bölücü Masalları
Kıyamet Koparken...
Anayasa ve Kürtler
Qandil’e Uzanmanın Ne Gereği Var?..
Çuvaldızı Kendimize Batırmalıyız
Seçimler ve Sonrası..
Rektörün Tuttuğu Ayna
Öcalan İçin Fırsat
Sular Giderek Isınırken..
Lafla Peynir Gemisi Yüzdürmek..
“İyi Çocuklar”a İş Çıktı
Polis Devleti
Papatya Falı
İran-ABD İlişkileri Açısından Ortadoğu
Zorlu Süreç
Hazır Başlamışken..
“Ne Şeriat Ne Darbe”
Malatya Katliamı ve Uğur Kaymaz
Bir Kez Daha Birlik Üstüne
Bremen Mızıkacıları
Şehidler Günü
Bağımsız Kürdistan
Newrozu Özüne Uygun Kutlamak İçin..
Malumun İlani
Evren Vakası ve Eli Taşın Altına Koymak
Kürtlere Ateş Etmek Serbest..
Davul ve Tokmak
Atı Arabanın Önüne Koymak
Milliyetçilik Yarışı
Ben Erdoğan Hayranıyım!..
Katil Kim?
Zor Günler
Samimiyet Sınavı
Yeni Yıl
Ankara Kriterleri-2
Geç Olmadan
Gelenek
“Ne Olacak Bu Irak’ın Hali”?
Bir Kez Daha Kerkük Üzerine
Sembol mü?
Demokrasi
Hayalleri Yasaklamak
Erken Ölüm
Törkiş İşi Demokrasi ve Sivil Çözüm!..
Her ikisi de aynı Orhan Pamuk
“Paşalar Cumhuriyeti”
Cadı Kazanı
Sıcak Günler
Başbakan’ın TİT Aşkı
“Bayrak Krizi”, Gerçekler ve Görevlerimiz
“Qandil Gönüllüleri”
Enfal
Yapışık Üçüzler
Kirlenme, Çürüme ve Çifte Standart
Hizaya Getirmek
Başbakan Doğru Söylemiyor
Şahinler ve Riyakarlar
Madımak
Zeytin Dalı
Yanlışta İsrar
“İyi Çocuk”lar Cenneti..
Filmi Başa Sarmak
Erdoğan’ın Sınavı
Süreç ve Önümüze Koyduğu Görevler
Tek Yanlı Aşk
Sadak’ın Sadakati
İpe Un Sermek
Güneyli Kürtlerin Büyük Sınavı
Kansere Razı Etmek İçin Ölümle Tehdit Etmek
Acaba Öyle mi?
Halepçe Olayları Neyi Gösteriyor, Neyi Gerektiriyor?
“Çeteler Cenneti”
Arapsaçı
Söyleyemediklerim ve Yapmadıklarımız..
Buzdağının Ucu (Mu?)
Aynaya Bakmak
Saygı Mı? Özgürlük Mü?
Militarizm Ve Çürüme
Yavaş Ama Emin Adımlarla İlerlemek...
İspanyol General Ve Ağca
Gel De Niyazi Usta’yı Anma

MGK’nin Yeni Yıl Hediyesi..
Hazırlıklı Olmak
Gündemimizin Değişmeyeni..
Fırıldak
15 Aralık Seçimleri ve Olası Sonuçları
Biz İşimize Bakalım-2
Demokrasi ve Ortadoğu
İyi Asker
Ayna Tutmak
Alışmakta Fayda Var
Üçüncü Ses
“Uzun, İnce Bir Yol”
3 Ekim, 15 Ekim ve Protokol
3 Ekim Sonrası..
Çürüme
Ne yazmalı?
DİSK
Zorlu Süreç ve Görevler
Yoğurdu Üfleyerek Yemek!..
Kim(ler)in kafası Karışık?
Başbakan Samimi Olmak İstiyorsa…
"Emrin Olur"
Sorun Kürt aydınları mı?
Ülkenin Gerçek Efendileri
Maksat “Terörün Kökünü kazımak”sa...
Londra Ve Kerkük
“Hukuk Herkese Lazım

Aydınların Çağrısı ve Geçmişi Hatırlamak
Cellad Çağrısı
Eşik Aşındırmak
Rüzgarı Arkaya Almak İçin
Gaf
Yapılacak Başka İşler De Var
Bayrak Ve Ekmek
Endişe
Ar Damarı
Kürdistan Parlamentosu
“Sözde”
Darısı Başımıza!...
Bayrak ve Asimilasyon
Adar û Newroz
AB Ve “Bölücü Tilkiler, Koyunlar”

 

 

 
PSK Bulten © 2010