PSK PSK Bulten KOMKAR Roja Nû Weşan / Yayın Link Arşiv
Dengê Kurdistan
PSK
PSK Bulten
KOMKAR
Roja Nû
Weşan/Yayın
Arşiv
Link
Webmaster
psk@kurdistan.nu
 

Olur, olur...

Mesud Tek

Baltayı ayağına vurmada üstüne olmayan Erdoğan yaptığı bir konuşmada, “Kürdçe eğitim olmaz” dedi.

Erdoğan’ın Kürdçe eğitimin niçin olmayacağına dair ileri sürdüğü gerekçelerden birisi de 12 Eylül Anayasası’nın 42. Maddesi.

Türkçe eğitimin zorunlu olduğunun belirtildiği 42. Madde, yabancı dil eğitimine ilişkin esasların yasalarla düzenleneceğini belirtiyor.

Devletluların riyakarlıklarına alıştık artık.

TC yöneticileri azınlıklara tanınan hakların Kürdler’e de tanınması konusu gündeme geldiğinde, bizi yere göğe sığdıramıyorlar.

Kürdlere, Lozan Antlaşması’nın azınlıklara tanıdığı hakların niçin tanınmadığına dair sorulara cevap olarak, “onlar azınlık değil ki, birinci sınıf vatandaşlarımız” diyorlar.

Sömürgeci sistemin asimilasyoncu yüzünü gizlemek amacıyla ileri sürülen bu ve benzeri saçmalıklara en iyi cevabı, “azınlık kadar hakkı olmayan çoğunluğu ben ne yapayım” diyen Apê Musa veriyor.

Erdoğan da asimilasyon politikasının devam etmesi için Anayasa’ya sarılıyor.

Yasaların Kürdçe eğitime izin vermediklerini söyleyen TC Başbakanı, anayasanın değişmez kutsal metin olmadığını biliyor.

Bu nedenle TC Anayasa’nın 26 maddesinin değişmesi için ter döktü.

Aynı Erdoğan, Kürdçe eğitime karşı çıkarken, değişmesi uğruna döktüğü ter henüz kurumadan, 12 Eylül Anayasası’na sarılıyor.

Erdoğan’ı bu tavra iten, bir başka ifade Erdoğan’a baltayı ayağına vurduran neden, zihinsel yapısında var olan milliyetçi damar..

Türkiye’de değişim ve demokrasi konusunda birçok önemli işe imza atan Erdoğan, sık sık dokusunda var olan milliyetçi damara teslim oluyor.

Kürdçe eğitim olmaz demesi de bunun son örneği.

Kürdçe eğitimin neden olamayacağına dair ileri sürdüğü bir başka neden de, Erdoğan’ın bu özelliğini ortaya koyuyor.

TC Başbakanı, “Kürdçe eğitim sıkıntı yaratır, toplumun dokusunu bozar, ülkeyi böler” diyor.

Söylenenler ne kadar tanıdık değil mi?

Onlarca yıl ırkçı, şoven ve faşistlerden duymaya alıştığımız bu söylemler, son referandumda da revaçta idi.

MHP ve CHP referandumda sunulan değişikliklerin toplumsal yapıyı bozacağı, ülkeyi bölececeği sakızını ağızlarından düşürmediler.

Ve ne yazık ki Erdoğan da aynı sakızı çiğniyor ve bu politika, AK Parti’ye de zarar verdiği bilinmesine rağmen sürdürülüyor.

Oysa Erdoğan, Türkiye’nin imzaladığı, çekince koyduğu uluslararası metinlerde, üyesi olmak amacıyla kapısında beklediği AB belgelerinde anadilde eğitimin bir hak olarak yer aldığını biliyor.

Bu nedenle Başbakan ipe un sermeyi bir kenara bırakmalı, hazırlık çalışmaları başlayan yeni anayasaya, anadil eğitimine olanak veren maddeler de konulmalıdır.

Demokrasi ve değişim konusunda yapılacak tüm işler gibi, bu da, sadece AK Parti’ye bırakılmayacak kadar ciddi bir iştir.

Hayır, Kürdçenin eğitimin tüm alanlarında kullanılması talebini dile getirmek ve ana sütü kadar helal olan bu hak uğruna mücadele etmemiz gerektiğini söylemeyeceğim, bu zaten değişmeyen görevlerimiz arasında bulunuyor.

Başbakan’a, Türkiye’nin geri dönülmez biçimde bir değişim yörüngesine girdiğini hatırlatmak istiyorum.

Sayın Başbakan,

Sizin ve partimizin de azımsanmayacak katkıları olduğu değişim sürecinde “olmaz, olamaz” denilen bir hayli değişiklikler yaşandı.

Kuşkunuz olmasın, Kürdçe eğitim de olacak.

Bu durumda rüzgara karşı yelken açmaktansa yelkenleri değişim rüzgarları ile şişirmek doğru olmaz mı?

***

Eminim, siz çok iyi biliyorsunuz

Global Ekonomi Sempozyumu nedeniyle düzenlenen yemekte konuşan TC Başbakanı Erdoğan, "50 yıl AB kapısında bekletilen bir ikinci ülke yoktur. Ben, 'Türkiye'yi bu kapıda niçin bekletiyorsunuz' sorusunun cevabını Avrupalı dostlarımızdan alamadım. Biz AB müktesabatının neyini yerine getiremiyoruz? Bunun cevabını bize veremediler” diyor.

Ben eminim, Başbakan 50 yıl AB kapısında beklemenin ya da bekletilmenin nedenleri en az benim kadar biliyor.

Başbakan’ın, Türkiye’de bu 50 yıla biri postmodern, ikisi direkt olmak üzere 3 askeri darbe sıkıştırıldığını bilmiyor olamaz.

Erdoğan bu 50 yıl zarfında Türkiye’nin insan hakları karnesinin hep zayıf olduğunu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından cezalandırılan ülkelerin başında geldiğini bilmiyor mu?

Erdoğan, bu 50 yıl zarfında Kürdlere yönelik imha, inkar ve asimilasyon politikasının devam ettiğini, 50 yılın yarısından fazlasında, devletin Kuzey Kürdistan’da kirli bir savaş yürüttüğünü, 17 bini aşkın faili devlet cinayetinin işlendiğini, Kürd köy, kasaba ve öteki yerleşim birimlerinin yerle bir edildiğini, milyonlarca Kürdün ata baba toprağından sürüldüğünü görmezden geliyor.

Listeyi uzatmaya gerek yok.

'Türkiye'yi bu kapıda niçin bekletiyorsunuz' sorusunun cevabını Avrupalı dostlarımızdan alamadım” diyen Başbakan’a bir önerim var.

Eğer nedenleri gerçekten bilmek istiyorsa, AB kurumlarının değişik vesilerle yayınladığı raporlara baksın, aradığı cevabı bulacağından emin olabilir.

Erdoğan, AB konusunda topu taca atacağına, dolaylı yollardan AB’yi “hırıstiyan kulübü” olarak suçlayacağına, AB raporlarının gereklerini yerine getirmelidir.

K,i bunların arasında son dönemde siyasal gündemin başında yer alan anadilde eğitim ile yerel yönetimlerin güçlendirilmesi de bulunuyor.

Erdoğan’ın bu konularda yapacakları, onun “milli görüş gömleğini çıkarttık” söylemindeki samimiyetini de ortaya koyacaktır.

30 Eylül 10

Yazarın önceki yazılarından:

En Erken Ölüm..
Referandum Sonuçlarına Dair..
Evet, Ama Yetmez
Bir Konferans ve düşündürdükleri
Sivil Toplum Kuruluşları Herkese Lazım
Eli taşın altına koyma zamanı
“Demokratik Özerklik”, Kaderini Tayin Hakkı ve samimiyet
Korkulanın Başa Gelmemesi İçin
Renk, renk
Samimiyet Sınavı -3
Alınacak Dersler Ve Bir Düzeltme 
Anayasa Cengleri-2
Allahın Bildiğini Kuldan Saklamak
Mükemmelcilik
Yanlışta Israr-2
Kemalist Kanala Su Akıtmak..
Şehitler Günü-2
Anayasa Cengleri
Halepçe’de Newroz
Ahmet Altan’a Açık Mektup
Değişim..
“Taş Atan Çocuklar” ve Demagoji
Tarafları Bulunduğumuz Yere Çağırmak Doğru Değil..
Bir Kez Daha Atı Arabanın Önüne Koymak Üzerine
“Herkesi Kör Alemi Sersem Sananlar”
Ağca, Samast, Darbe ve Açılım
Zamanı Değil Mi?
Bir Kez Daha “Türkiye Partisi” Ya Da “Çatı Parti” Üzerine
“Allah Barzani ve Talabani’den Razı Olsun”
Eğer Muhatap Çok Gerekliyse..
Taraf’tan Yana Taraf Olmanın Zamanı
Açılım devam etmeli
Demek ki Neymiş!..
Her İkisi De Doğru Söylüyor
Açık Mektup
Sayın Erdoğan Devamını da Getirin
Zorlu Ama Önemli Bir Başlangıç
Kurd û Proseyê Aşitî Li Tirkiyê
6. Kürdistan Hükümeti
“Ortadoğu’da Allah’ın Dediği Olur”
Ez jî Çûme Hecê
Kendi Liderlerimizden Öğrenmek..
Bir kez daha “Keşke” Dememek İçin
“Türk Sorunu” mu?
1 Eylül ve Süreç
“Ölüm ile Korkutup Sıtmaya Razı Etmek”
Xala Hertimî Ya Rojeva me Ya Siyasî
İyimserlik ve Olmazsa Olmazlar...
Seçim Sonrası Sınavı
Güney Seçimleri Ve Tavrımız
Halwesta me
Demokrasi, Dipçik ve Cop
Yetersiz ama önemli..
“Peygamber Ocağı” Böyle İse Eğer..
Olmazsa olmazlar!..
Erdoğan Samimi İse Eğer..
Eğitim, ama nasıl?
Gözden Kaçırılmaması Gerekenler..
Türk Devleti PKK İle De Görüşmelidir!..
Türkiye Bir Kez Daha Yol Ayrımında..
Musul’da Neler Oluyor?
Türkiyelileşme" Mi, Kürdistanileşme Mi?
Obama’nın Ziyareti ve Derinlerin Çiçeği’ne Dair..
Şehidler Günü
Soğukkanlı Olmanın Zamanı
29 Mart Sonrasına Dair
“Ya Hezar ya Hiç”
Mart Ayı ve Dersleri
Can Kurban Bu Provokasyona
Kim Korkar Diyalogdan?
Onur..
“Bu da böyle biline”
Yêzidiler, Güven ve Vefa
“Kürdistanlı Partiler Konferansı”
Bilim İnsanı Siyaset İlişkisi Ya Da Atı Arabanın Önüne Bağlamak
Eğri Oturup Doğru konuşursak..
Darısı Diyarbekir’in Başına!..
Tilkinin Şahidi; Türk toplumu Ne zaman Isyan Edecek?
“Vatan” ve teferruat!..
Tekrarın getireceği sıkıcılığı da göze alarak..
Velev ki dedirtmesin!..
İtiraf..
Terk Etmesi Gerekenler..
Arap Şovenizmi ve Tersyüz Edilen Gerçekler
Başbakan’ın Yeri ve Sakızı
Fırsat..
İkinci Tezkereye Dair..
Kirli Çamaşırlar Ortaya Dökülürken..
Beklenen Oldu..
Ben Işık Koşaner’i Sevdim
Bu Sonbahar Güney’de Sıcak Geçecek
Yalandan Kimin Evi Yanmış ki!.
Kürdi Çatı
Uzlaşmak…
Güngören, Kerkük ve Ergenekon’a Dair
Birlikte Yaşama Üstüne
Taraf Olmak Yetmez Müdahil Olmak Gerek
Taraf Olmak
Takke Düştü Kel Göründü..
Malumun İlami Ya da Yeni Bir Şey Yok
Ordu Yargı El Ele”
Anayasa Mahkemesi Kararı Neyi Gösteriyor?
1000 İmza ve “Yabancı”lar
1000 İmzanın Önemi
Samimiyetölçer!..
Gerçekçi Olmak Gerekirse..
İyi Şeyler
Kürt Çatısı
Kargalar Bile Gülmüştür
Kemalizmi Kurtarmak Kürtlerin İşi Değil
Ağız Bir Kere Yanmaya Görsün
“Bir Musibet Bin Nasihattan Evladır”
Şehitler Günü
Kendisine Dokunulunca
Aklına Hukuk Ve Demokrasi Gelenler
Hasan Cemal, Çocuk ve Berekete Dair
Haydi Şaşırt Bizi Erdoğan!..
Kara Harekatı ve Acı Gerçeklerimiz
Türk Medyası, Çifte Standart ve Çocuk
“Türk Devleti İnsanlık Suçu İşliyor”
Zorlukların Üstesinden Gelmek İçin..
Allah Söyletiyor!.
Sevinmek İçin Erken
“Gelin Canlar Bir Olalım”
Havuç-Sopa ve AKP’ye Dair
“Hak İçin Haklıdan Yana Olmak”
Sorti, Bombalama ve Bilime Katkıya Dair..
"Müslüman Mahallesinde Salyangoz Satmak"
"Ya Hezar Ya Sıfır"
Erdoğan ve Nobel
Baykal’ın Başına Düşen Taş
Samimiyet Sınavı-2
Türkiye Paşalar Cumhuriyeti
PKK Ateşkes İlan Etmelidir (*)
Tezkere ve Kararlılık
Çıkmaz Sokak
Olması Gereken..
Kemalizm İçin Kaygılanmak Kimin İşi?
Perşembenin Gelişi
Gerginlik Kapıda
Sözcüklerin Önemi!..
Şeyh Elo’nun Söyledikleri..
Bölücü Masalları
Kıyamet Koparken...
Anayasa ve Kürtler
Qandil’e Uzanmanın Ne Gereği Var?..
Çuvaldızı Kendimize Batırmalıyız
Seçimler ve Sonrası..
Rektörün Tuttuğu Ayna
Öcalan İçin Fırsat
Sular Giderek Isınırken..
Lafla Peynir Gemisi Yüzdürmek..
“İyi Çocuklar”a İş Çıktı
Polis Devleti
Papatya Falı
İran-ABD İlişkileri Açısından Ortadoğu
Zorlu Süreç
Hazır Başlamışken..
“Ne Şeriat Ne Darbe”
Malatya Katliamı ve Uğur Kaymaz
Bir Kez Daha Birlik Üstüne
Bremen Mızıkacıları
Şehidler Günü
Bağımsız Kürdistan
Newrozu Özüne Uygun Kutlamak İçin..
Malumun İlani
Evren Vakası ve Eli Taşın Altına Koymak
Kürtlere Ateş Etmek Serbest..
Davul ve Tokmak
Atı Arabanın Önüne Koymak
Milliyetçilik Yarışı
Ben Erdoğan Hayranıyım!..
Katil Kim?
Zor Günler
Samimiyet Sınavı
Yeni Yıl
Ankara Kriterleri-2
Geç Olmadan
Gelenek
“Ne Olacak Bu Irak’ın Hali”?
Bir Kez Daha Kerkük Üzerine
Sembol mü?
Demokrasi
Hayalleri Yasaklamak
Erken Ölüm
Törkiş İşi Demokrasi ve Sivil Çözüm!..
Her ikisi de aynı Orhan Pamuk
“Paşalar Cumhuriyeti”
Cadı Kazanı
Sıcak Günler
Başbakan’ın TİT Aşkı
“Bayrak Krizi”, Gerçekler ve Görevlerimiz
“Qandil Gönüllüleri”
Enfal
Yapışık Üçüzler
Kirlenme, Çürüme ve Çifte Standart
Hizaya Getirmek
Başbakan Doğru Söylemiyor
Şahinler ve Riyakarlar
Madımak
Zeytin Dalı
Yanlışta İsrar
“İyi Çocuk”lar Cenneti..
Filmi Başa Sarmak
Erdoğan’ın Sınavı
Süreç ve Önümüze Koyduğu Görevler
Tek Yanlı Aşk
Sadak’ın Sadakati
İpe Un Sermek
Güneyli Kürtlerin Büyük Sınavı
Kansere Razı Etmek İçin Ölümle Tehdit Etmek
Acaba Öyle mi?
Halepçe Olayları Neyi Gösteriyor, Neyi Gerektiriyor?
“Çeteler Cenneti”
Arapsaçı
Söyleyemediklerim ve Yapmadıklarımız..
Buzdağının Ucu (Mu?)
Aynaya Bakmak
Saygı Mı? Özgürlük Mü?
Militarizm Ve Çürüme
Yavaş Ama Emin Adımlarla İlerlemek...
İspanyol General Ve Ağca
Gel De Niyazi Usta’yı Anma

MGK’nin Yeni Yıl Hediyesi..
Hazırlıklı Olmak
Gündemimizin Değişmeyeni..
Fırıldak
15 Aralık Seçimleri ve Olası Sonuçları
Biz İşimize Bakalım-2
Demokrasi ve Ortadoğu
İyi Asker
Ayna Tutmak
Alışmakta Fayda Var
Üçüncü Ses
“Uzun, İnce Bir Yol”
3 Ekim, 15 Ekim ve Protokol
3 Ekim Sonrası..
Çürüme
Ne yazmalı?
DİSK
Zorlu Süreç ve Görevler
Yoğurdu Üfleyerek Yemek!..
Kim(ler)in kafası Karışık?
Başbakan Samimi Olmak İstiyorsa…
"Emrin Olur"
Sorun Kürt aydınları mı?
Ülkenin Gerçek Efendileri
Maksat “Terörün Kökünü kazımak”sa...
Londra Ve Kerkük
“Hukuk Herkese Lazım

Aydınların Çağrısı ve Geçmişi Hatırlamak
Cellad Çağrısı
Eşik Aşındırmak
Rüzgarı Arkaya Almak İçin
Gaf
Yapılacak Başka İşler De Var
Bayrak Ve Ekmek
Endişe
Ar Damarı
Kürdistan Parlamentosu
“Sözde”
Darısı Başımıza!...
Bayrak ve Asimilasyon
Adar û Newroz
AB Ve “Bölücü Tilkiler, Koyunlar”

 

 
PSK Bulten © 2010