2024-10-07
Skip Navigation Links
Destpêk/Anasayfa
Pêwendî/İlişki
Lînk
Skip Navigation Links
Video
Album
Arşîv
Kemal Tolan
 
Êzdilik hakkında söylenen yanlıș tanım, sıfat ve yapılan haksızlıklar
2015-04-22 00:03
Kemal Tolan
Ben bir Êzdiyim. Gençliğimden bugüne kadarde hep Êzdiliğin anlamı, mitologijisi, sözlü kültürü, yașadıkları coǧrafya ve coǧrafya mirasi hakkında araștırma yaptım ve kendi imkanlarımla topladıklarımı bir kaç kitapta yayınladım. Kitaplarım Kürtçenin kurmanci lehçesinde yayınlandılar. Neki, son zamanlarda Ezdîlik hakkındaki çalışmalarımın Türkçede de yayınlamaları konusunda yoǧun istek var.

Örnek:

İslam dünyasının büyük ustadı olarak gördüğüm Prof. Dr. Ahmet Tașğın’ın 30.01.2015 de Almanya`nın Hannover kentine gelişinde, beni de sohbetlerine davet etmesi ve bu ustadım ile ilk kez yüz yüze tanıșma imkanı bulabildiğim için kendimi çok șanslı gördüm.

Ben sohbetimizde değerli üstadım Prof. Dr. Ahmet Tașğın’ın, çok zahmet edip çıkardığı „TÜRKİYE YEZİDİLER BİBLİYOGRAFYASI*1” kitabının içeriği ve Ȇzidilik üzerine söylenen yanlıș tanım, sıfat ve yapılan haksızlıklara karșı söylemek istediklerimi kısaca șoyle sıraladım:

Ortadoǧunun en kadim dinlerinden olan(Daha geniş bilgi için bakınız:*2) Êzdiliğin ismi, mitologijisi, sözlü kültürü, yașadıkları coǧrafya, coǧrafya mirası ve göç nedenleri hakkında her ne kadar çeşitli dillerde pekçok araştirmalar yapılmıș, kitap, makale ve en çok da Batı ve Doğu dillerinde çevirmeli yayınlanmıșsa da, maalesef bügüne kadar doyurucu ve aydınlatıcı bilgilere ulaşılamamıștır. Kaldı ki, yayınlanmış çalışmaların güvenilirliği konusunda da ciddi kuşkular var. Bu konuda araştırma yaptıkları varsayılan kimi yazarlar hiҁ Ȇzdilere karşılaşmamışken, kimileri de yazdıklarını Ȇzdilerin varlıǧını tanımıyan ҁevredeki resmi kiși ve kurumların verdikleri bilgilere dayandırmışlardır. Bazılarının da görüşlerini, Êzdi ruhanilerilerinin ya da kimi zavallı gönüllü olmayan Êzdiden aldıkları biliyoruz. Ayrıca, sömürgeci devletlerin tarihimize, kimliğimize müdahalelerini, konu ile ilgili kaynak ve belgeleri ulaşılmaz kıldıklarını da anımsamak gerekir. Bütün bunlar doyurucu ve güvenilir bilgilere ulaşmamızı engelleyen faktörlerdir.

Bu nedenle diyorum ki, Mezopotam’ya da kendi ulus devletini kuran bütün Kavimlerin hemen hepsi Êzdilerin varliğını inkar edip, asimile olmaları için çok yoğun çaba sarfetmișler(Daha geniș bilgi için bakınız:*3).

Bence değerli Prof. Dr. Ahmet Tașğın’ın bu görüșü “Yezidiler hakkında farklı bilim dallarında yapılan araştırma ve kaynaklarda yer alan bilgilerin karşılaştırmalı eleştirisi henüz yapılamamıştır. Bunun sonucu olarak da farklı alanlardan elde edilen bilgilerle Yezidiliğin farklı yönlerine ışık tutacak bilgiler arasında yeterli ilişki kurulamamıştır.” *1 Sayfa 30-31 , çok doğrudır ve ben ona aynen katılıyorum.

Kendi bilgime göre diğer yanlıș tanım, sıfat, yapılan haksızlık ve bilgi eksiklilikleri de șoyle sıralabılırım:

Ȇzdilikte Yaratılış İnancı


Êzdilik mitologijisinin tanıtımı, ancak Tanrı-Hüda lie ilișki kurabilen ruhani(batını inanci esas alan ve Tanrı ile insan arasında arabuluculuk yapan dini görevliler; ulu, mutasavvıfҁı, Evliya, Velî veya alîm) ve onların ayetler(ilahi söyleyıșler-Qewller)inden anlamak mümkündür!

Ȇzdilik Yaratılış İnancına (Evliyalar, batını inanc ilmi ve ayetler-Qewllerimizin) göre, altüst edilmiș yazılı tarihin çok öncesinden Tanrı ile ilișki kurabilmiș Hüda-Allah, öz cehverinde(Beyaz İnci, kozmos) çıktığı an da dünyaya toprak, su, rüzgar ve ateș yayılmıștır. Yani, bu vakitte henüz 7 Melekler ve Adem peygamber de yaratılmamıștı! (Daha geniș bilgi için bakınız :*4).

Êzî, Êzdilik, Êzdi ve Ezda kelimelerin anlamları arasındakı farklılığı

1 Êzî kelimesinin anlamı:

İlahi söyleyișlerimize(ilim ve Qewllerimiz) göre, Tanrının binbir ismilerinden biri, Hüda- Xwedê-Xweda yani Êzî kendini yaratan, kendini oluşturan, kendini var edendir.

Örnek:

Söyleyișlerimizin(Kürtçe: Qewl) bir kıtasında șöyle açıklıyor:

“Sultan Êzî kendisi padişah-Allah’tır
Kendisinin binbir isim vardır
En büyüğü hep Hüda- Allah’tır”.

Benim kendi yaşamımda elde ettiğim bulgulara göre, dünya da hiç bir milet Êzdiler kadar Allah kelimesini kendi inaç ve konușmalarında kullanmaz! (Daha geniș bilgi için bakınız :*5).

2 Êzdilik kelimesinin anlamı:

Êzdilik, yaratan ve yaratılanların var olușundan günümüze kadar batını inancını esas alan, tüm tanrı ve mitosların ana kaynağı olan Melek kültürlü bir dindir. Irkları sadece Kürt ve ibaddet dili de Kürtçedir(Kurmanci).*5-a

Êzdilik mitologijisinin tanıtımı, ancak Allah lie ilișki kurabilen ruhani-ulu-mutasavvıfҁı- Evliyaların(batını inancı), ilmi esas alan ve onların ayetlerinden(ilahi söyleyıșler-Qewller) anlamak ile olur!

3 Êzdi kelimesinin anlamı: Êzdiliğe yani Melekler Kültü’ ne inan kiși.

4 Ezda kelimesinin anlamı: Beni yaratan

Bu konularla ilgili daha detaylı bilgiyi *4 -a ve b te okuyabilirsiniz.

Tawisî-Tavusî Melek’in yaratılıșı ve ismi

İlahi söyleyișlerimizde(ilim ve Qewllerimiz) deniliyor ki:

“Allah Tavusî Melek’i kendi nûr-sur-kerametin de yaratmıștır. Tavusî Melek Allah-yani Êzî’ın kendisini yarattığını şu sözlerle teyit ediyor: "Sen özümün özü ve beni yaratansın!" Yani, Allah yarat o da yaratılandır. İște beni yaratan-Ezda kelimeside burdan türemiștir.

Yine benim bildiğim ve arıștırmalarıma göre, Tavusî Melek, hiç bir zaman insan șekline girmemiș.

Fakat Tavusî Melek kendisini her an ve her zeman da batini, sur, keramet, kurtarıcı vs. șeklin de insanlara yansıtabilir…..

Bu yüzden, Tavusî Melek sadece Êzdilikte büyük bir role sahip değil, o bütün dinler için kutsaldır ve her din kendi ibadet diliyle, Tavusî Melek`in gökte, yeraltında ve yeryüzünde bulunan büyük kutsalığını vurgu yapıyor.

Tavusî Melek’in esas ismi

Êzdiler kendi sözlü söyleyișlerinde hiç “Melek Tavus” dememiș ve kulanmamışlardır. Doğru isim, Tawisî yani Tavusî Melek’dir.

Tavusî Melek`in ; Ezda(Beni yaratan), Azazîl, Emîncebraîl , gibi daha birçok adı vardır.

Êzdilikte “dualizm”

Êzdilikte “dualizme” inanmak yoktur. İnsan, aklı ile iyi ve kötü yolu seçmeli, bütün hayır ve șerlerin kaynağı birdir.

Tavusî Melek hakkındaki söylenen yanlıș sifat ve haksızlılarla ilgili daha detaylî bilgi için bakınız: *6

Êzdilikte Meleklerin Yartılıșı ve Kutsal Müziği:

Êzdi söyleyișlerimizde(ilim ve Qewllerimiz) melek*4 –a Sayfa: 38-50, varlık, yaratılıș(insan, bitki, hayvan ve tüm cansız nesneler)*4 –a Sayfa: 30-38 ve 112-140 ve özelikle de Adem-Beșer`in bedeni(gıda) nefesî-canı(müzik-def û șibêb) ve ruhu îbadet ile nasıl yaratılmıș*4 –a Sayfa: 196-201 çok açık belirtmișler. Herbirisinin özel Qewl ve dua’sına, enaz belirtilen kaynaklara bakmak gerekir!

Êzdilikte Peygamber inancı:

Yine ben İslam dünyasının ustadı olarak gördüğüm Prof. Dr. Ahmet Tașğın’ın “Tanrı insanlara elçi göndermeksizin doğrudan bilgi verebilir ve isterse onları doğru yola iletebilir*3” belirlemesinin tamamen doğru olduğuna inaniyorum. Benim de Êzdilik mitologijisinde anladığıma göre, Êzî(Tanrı-Hüda) ve Melekler kendilerini batını inanc-Tasavvuf ilmi ve ayetler-ilahi söyleyișler-Qewllerle ile her Evliya-ruhani-mutasavvıfmıza yansıtmıș ve yansıtabilirer. Yani sadece Peygamber ile değil, o kendilerine ululașmıș bütün kamil insanlar yolu ile her zaman insanlara iletmiș ve iletir.

Makalemde(*8) belirtiğim gibi, Êzdilikte peygamberlik, putperestlik ve tek hac mekanı yoktur. Êzdiler kendi batını inancı-Tasavvuf-, ilmi, ayetleri(ilahi söyleyișler-Qewller) dıșındaki bütün dinlerin Evliyalarına, kutsal kitaplarına ve onların peygemberlerine de saygı gösteriyorlar!

Șeyh Adi Êzdiliğın kurucusu mu?

Êzdiliğin kutsal sözlü metinleri(yani Tanrı-Hüda lie ilișki kurabilen batını inanc ilmi ve ayetleri(ilahi söyleyıșler-Qewllerin) ilimi anlatığına göre, Tanrı’ya ulaşmanın en iyi yolu, İnsan-ı Kamil (Olgun İnsan) olmaktır. Allah, Melekler ve Kamil İnsanlar her devirde varolacklar, onlar da dünyada varolan bütün canlı-cansız varlıkarın korunmalarını sağlıyacaklar.

Bu nedenden ötürü diyorum ki, Türkiye’de Êzdiler üzerine yapılan çoğu araștırma ve gösterilen kaynaklarda, Șeyh Adi Êzdiliğin Peygamberi veya kurucusu olduğunu belirlemesi yanlıștır.

Șeyh Adi Êzdiliğın kurucusu değildir ama Șeyh Adi bütün insanlığa örnek olan büyük bir ruhani, ulu- mutasavvıfçıdır. Bakınız. *7

Êzdiliğin kutsal kitapları:

Êzdiliğin kutsal sözlü metinleri(yani Tanrı-Hüda veya Melekler lie ilișki kurabilen batını inanc ilmi ve ayetleri(ilahi söyleyıșler-Qewllerin) ilimi dıșında bașka kutsal kitapları yoktur.

Êzdilik ilminden anladığıma göre bütün kutsal kitaplar(Șuhuf, Zebur, Tevrat, Avesta, incil, Kuran v.s.) kendi esas metinlerini, bir öncekini değiștirerek kutsallaștırmıș ve kendilerinden asırlar önce var olan Êzdilikten(yaratan ve yaratılmıș varlıkların üzerine söylenmiș Qewl, Duha, Efsane, Öykü v.s.) aldıklarını gizlemișlerdir. Bakınız: *9

Ȇzdilik kendi kutsalıǧını her zaman varolan Allah, Melek ve Sözlü Kültürü ile koruyabilmiștir.

Ama ne yazik ki biz Êzdiler de bugüne kadar kutsal Sözlü Kültürümüzün(ilmi ve ayetler, ilahi söyleyișler-Qewller v.s.) içerilikleri üzerinde tartışıp, yazıp ve bir sonuca varamamışız....

Êzdiliğin İbadet ve Bayramları

Biz Êzdiler îmanımızı batını inanc ilmi ve ilahi söyleyișler-Qewller ve dualar ile tanıyoruz ve tanıtıyoruz.

Qewl ile Dua arasında ki fark çok büyüktür. Êzdilikte birçok Qewll vardir ve bunalrin isimleri bakınız:*4- a Sayfa: 166-177. Yine Êzdilikte günlük olarak en az 6 yada 8 dua yapılır. Daha geniș bilgi için bakınız: *4- a Sayfa: 52-72 ve 113-122

Êzdilikte günümüze kadar varolan ve kutlanan bayramların zaman ve isimleri için bakınız:*10

Êzdilikte Oruç

Êzîdîlerin aralık ayının dıșında da bir çok oruçları var. Bunlar hangi oruçlardır? Bakınız:*10 ve 4- a Sayfa 73-80

Êzdilikte Hac mekani

Yukarıda da belirtiğim gibi, Hüda her yer ve mekanda hasıldır! Allah’a ibadet etmenin beli bir yeri ve mekanı yoktur. Yüce Allah’a ibadet etmenin en gerçek yeri, insanın kalbidir! Bunun için diyorum ki, Êzdilikte peğemberlik, putperestlik ve tek hac mekani yoktur. Bakınız:*8

Êzdiliğin Kast sistemi

Êzdiliğin Șeyh Adi’den önce, iki tabaklașması vardı ve Kast tabakalaşması Șeyh Adi tarafında değiștirilmiștir. Bakınız: *4-a Sayfa :191-195.

Êzdiliğin din görevlileri

Mîr-Emir, Baba Şeyh, Fakir, Koçek, Kavval(Kürtçe: Qewall), Peşimam, Baba Gevân, Nekip(Neqip), Micêvir, Baba Çavuş vs. Bakınız: .4-a Sayfa : 147-184

Ȇzdîliǧin esas șartları(Kürtçe, E R K Ê N Ê Z D İ Y A T İ Y Ȇ) nelerdir? Bakınız: 4-a Sayfa : 51-52

Êzdilik, Allah ile Kul arasında hiç bir misyonu kabul etmez. Bunun için de diyoruz:” kim ki Allah için ise, Allah da onun içindir”(Kürtçe: Kî ji bo xwedê be, xwedê jî ji bo wî ye ).

Ȇzdîlerin tarikat görevleri(Kürtçe, E R K Ê N RASTİYÊ) nelerdir? Bakınız: 4-a Sayfa : 52

Allah, bütün canlı ve insanlar için birdir ve bütün insanlar Allah’lıdır(Yani Allah insani kendi cehver-nurundan yaratmıș ve insan Tanrı`nın bir parçasıdır). Allah iradesi olmadan hiçbir canlı yartılamaz ve yașıyamaz.

Êzdilerin tarihdeki varlığı ve durumuları

Ben, bu konuda iyi bir Tarih arıștırmacısı değilim, ama bildiğim kadarıyla Türkiye’liler tarafından en az bilenen yanlarından biri de, Êzdilik ve Kürdistan tarihidir.

Bana göre Ȇzdilik, zaman içinde alt-üst edilmiş yazılı tarihten çok öncesinden, yani batını inanç ilmi ve Qewllerimiz de aramak gerekir!

Șayet, tarih araștırmaları altüst edilmemiș olsaydı, arıștırmacılar da doğru söyliyebilselerdi; Mezopotamya da kendi ulus devletini kuran bütün Hind-Avrupalı Kavimler hemen hepsi Êzdilerin varliğını inkar edip, asimile olmaları için çok yoğun çaba sarfet ettiklerini rahatlıkla görebilecektik.(Daha geniș bilgi için bakınız:*2).

Yezdanilerin torunu olan biz eski Aryan ve Mard’ların yașadıkları bölgeler, onların varolan 7 Tawis’in(Sancak: Êzdilerin kutsal sandıkları ve tavaf oldukları Tavus kușun șeklindeki Figür-Sembol.)gezdiǧi yer ve 7 Mirgehlerin(Beylik ve Bölge) hükümadarlıǧında görünüyor. Bakınız: *4 a-Sayfa : 143-145, 11 ve 12-a-Sayfa:276

Selahaddin Eyyubi’nin 1188 “Antakya’ yı fethettiği dönemlerde Yezidiler komșu Amanos Dağlarının vadilerindeki nüfusun ağırlıklı kısımını olușturuyordu ve bu durum 19.yy ortalarına kadar devam etti. 13,-14.yy’a geldiğinde, Yezidiler birçok Müsülman ve Hıristiyan’a kendi dinlerini kabul ettirerek etki alanlarını Antakya’dan Urmi’ye, Kerkük’ten Sivas’a kadar genișlettiler..” Bakınız:*12 a. Diğer ynadan Ȇzdî Kürtlerin on ikinci yüzyılda durumlarını ve Selҁuklu-Moǧul ҁekișmeleri sırasında öǧrenmek iҁin, Bakınız:*12-b.

Êzdiler kendi kadim topraklarını en çok Osmanlı Devleti kuruluduktan sonra terk ermek zorunda kalmıșlardı. Böylece Êzdi soykırımları da en çok Osmanlı Devleti(özelikle 1514-1878 :350 yıl) hakimiyeti döneminde yapılmıștlardır.

Bildiǧimiz gibi Kürt Mir, Paşa ve Beylikleri, Osmanlı Sultanı Yavuz Sultan Selim ile Safevî Hükümdarı Şah İsmail 1514 Çaldıran savașına kadar, kendi topraklarını ve yarı baǧımsızlıklarını kuruyabilmișler.

İdris-i Bitlisî, Kürt Mir ve Beyliklerin bu savașta Osmanlı güçlerine yardım etmelerini saǧladıktan sonra, Safeviler İran içlerine çekilmiş. Osmanlı güçleri, Kürt Mir ve Beyliklerinin yerlerine yabancı valiler atayarak, kürt hareketlerini bastıran her paşa, bey ve kumandanları ödüllendirmișlerdir.

Direnen Kürt-Ȇzîdî beylerine karșı da, ișbirlikҁi kürt beyleri devamlı Osmanlı lehine çalışmış. İdris-i Bitlisî, Kürt Mir-Beylikleri Sultanı 1514’ de Yavuz Sultan Selim’le yapılan antlașmalardan sonra Türkler, ancak 1533’de Haldi-Xaltî Ȇzdî beylerinin așiret sistemine son verip yașadıkları Van, Kars, Aǧrı, Hakkari, Beyazıt, Erzurum, Bitlis, Malatya v.s. diǧer șehirleri ve ҁevresinde bulunan köyleri kușatabildiler.

“ İmparatorluğun bu yeni eyaletlerinini yönetimi Osmanlı valilerine verildi. Bu valilere bağlı Dicle’nin doğusundaki Kürt tımarlarını de özerk beylikler șeklinde yașamlarını izin verildi...

Yezidi dinine ilk değinmeler, bazı Kürt așiretlerinin geleneklerini ve hükümran ailelerinin neslini canlı tutmak amacıyla 1579’de kaleme alınan Șerefname’de geçmektedir. ..”*11-a

Ȇzdilerin yașadıkları diǧer bölgeler de 1830-1850 tarihleri arasında tamamen harabeye ҁevrilmiș, binlerce insan öldürülmiș ve geride kalanlar da sürgün edilmișlerdir.

Hafız Paşa’nın şü sözleri 1837 de, bilinçli ve amaçlı Kürt sürgünlerinin ve iskanlarının nerelere kadar uzandığını göstermesi açısından önemlidir: “...Halkla yapılan savaş daha da acımasız oluyordu: Köyler yakılıyor, kadınlar askerlere veriliyor, erkekler ise öldürülüyordu. Sincar"daki çarpışmadan sonra Hafız Paşa, Kürdistan"ın kuzey bölgelerindeki Kürtler" e karşı saldırıya girişti.( ... ) Savaşlardan birinde savaş alanında yaklaşık 15 bin Kürt hayatını kaybetti. Kürt halkını fiziki yönden yoketmenin yanısıra, Kürtler"in olası bir başkaldırısını bastırmak isteyen Hafız Paşa, özgürlük isteyen kabileleri İmparatorluğun batısındaki Türk bölgelerine yerleştirdi. - " Devami bakınız: *12-Sayfa: 188.

Yine “birçok Yezidi ıssız dağlara çekildi, diğerleri ise en azından isim olarak Sunni İslam’ı kabul ettiler. 1859 tarihli Osmanlı Toprak Kayıt Kanunu Yezidilerin toprak sahibi olma hakkını redderek onları din değiștirmeye zorladı. Toprağın asıl sahibi olan birçok Yezidi Șeyhi topraklarını ellerinde tutabilmek için Müslümanlığı kabul etti..” Devami bakınız: *12-a, Sayfa: 280

Bașkaları da diyor ki:

„Yezidiler kendilerini hiçbir zaman Müslüman olarak tanımlamamalarına rağmen, Osmanlı devleti daima onlara bir Müslüman kimliği giydirmeye çalışmış, onları inançları ıslah edilmeye muhtaç “sapkın” bir cemaat olarak görme eğiliminde olmuştu. Bu ne­denle, Osmanlı devleti Yezidilere Osmanlı millet sistemi içerisinde ayrı bir millet statüsü tanımadığı gibi onları bir mezhep olarak bile tanımlamamıştı……… Bakınız: *14

-” Osmanlı resmi kayıtlarında, Yezidileri ve dinleri için “fırka-ı dâlle”, “akaid-i bâtıla”, “mezheb-i bâtıla” gibi sıfatlarla nitelendirilen Yezîdîler’in Müslümanlığa geçmeleri durumunda ise, “şeref-i İslam’la müşerref olmak” ve “ihtida” gibi kavramlar kullanılmıştır. Ancak, bazen “tashih-i itikat” ve “tecdid-i iman” gibi tabirlerin de kullanılması söz konusuydu....” Bakınız: *15

-"Osmanlı İmparatorluğu özellikle de Kürt Yezidileri yok etmeyi başarmıştır. Kürt yezidiler Kötü bir alın yazısına maruz kalmışlardır. Bütün halk, dini bir olgu için kahramanca çarpışmış, sayısız askerde inancı için ızdırap verici bir şekilde ölmüşlerdir. Diğerleri müslümanlığı kabul etmiş ve bunun sayesinde "özgür" olmuşlardır. Ancak çok az kişi Türkiye"den İran"a kuzey-doğu ülkelerine, Rtıs Ermenistan"ına kaçarak kurtulmuşlardır.(Kafkas, No: 8, S. 31, yıl. 1847 Aktaran Celile Celil, age, s. 104)„ Bakınız:*16
Vs.

Êzdilerin Coǧrafya mirasi

Êzdilerin yașadıkları bölgelerde varolan 7 Tawis’in(Sancak: Êzdilerin kutsal saydıkları ve tavaf oldukları Tavus kușun șeklindeki Figür-Sembol.)gezdiǧi coğrafya ya baktığımızda, 7 Mirgehleri(Beylik ve Bölge) görünüyor. Bakınız:*11 Sayfa, 4-a Sayfa: 83-87, 12-a Sayfa 276 veya de *17-a,b,d

Yine tarihçiler gitsin baksınlar, bügün bile Bitlis"in Ahlat ilçesindeki magaralarin birinin giriș kapisinda iki tavus kușu figürünün bulundugunu belirten belirtileri vardır. Bakınız: *18 ave diğer tarhi merkezleri: Göbeklitepe gibi 12 bin 500 yıla tarihlenen insanlığın en eski yerleşkeleri Harran"da , Mard’ların mekani olan “Șemsilere ait Jakobi kiliseleri-Mardin” ve “Akse Kilisesi ve Mağaraları” Viranșehir- baksınlar kaynak: *12 ve 18-b

V.S.

Türkiye Êzdilerin son göç nedenleri:


Türkiye ve kuzey Kürdistan de kalan son Êzdiler neden ülkelerin terk ettiler (Jİ BER Çİ ME ÊZÎDİYÊN Lİ BAKURÊ KURDİSTANÊ DEV Jİ WELATÊ XWE BERDAYE)? Bakınız: *4a-Sayfa 322-339 veyade 19

Bu kısa bilgilerim bulundukları ülkelrein çok büyük eșitsizliklere rağmen boyun eğmeyen ve inatla varlığımızı sürdürebilen her Êzdiye, Êzdiler bibliyografyası ve araștırmacılarına katkı sunması dileklerimle!

Kemal Tolan

21.04.15

Teșekkür:

Bu çalıșmanın hazırlanması esnasında Türkçe çevirisinde yardımcı olan değerli arkadașım Șefîq Pêșeng ve bayan öğretmen Seyhan Aksu ye çok teșekkür ediyorum!


*Kaynaklar:

1. Prof.Dr. Ahmet Tașğın, TÜRKİYE YEZİDİLER BİBLİYOGRAFYASI , Çizgi Kitabevi 2014.

2. Kemal Tolan, ÊZÎDIYATÎ HAVEYNÊ MIROVATIYA MEZOPOTAMIYA YE Û BI TAYBETÎ JI XIZNA NASNAMA GELÊ KURD E http://www.pen-kurd.org/kurdi/kemal-tolan/ezdiyati-haveyne-mirovatiya-mezopotamiya.html

3. Kemal Tolan, AGEHDARÎ Û ZANÎNA ME KURDAN Lİ SER DÎROKA KURDAYETİYÊ Û REWŞA CIVAKA ÊZDİYAN PİRLAWAZİN http://www.pen-kurd.org/kurdi/kemal-tolan/agahdari-u-zanina-me-pir-lawaze.html

4. Kemal Tolan: a-Nasandina Kevneșopên Êziyaziyê-Perî 2006-Sayfa,15-50,

b-Nasandina Kevneșopên Êziyaziyê II Hewler 2012, Say.:214-224

c- TEOLOGİYA EZDAHÎTİYÊ BERİYA DEMA KU ADEM BÊYE AFİRANDİN DE JÎ HEBÛ YE, http://www.pen-kurd.org/kurdi/kemal-tolan/ezdiyati-haveyne-mirovatiya-mezopotamiya.html

veya Nêrînek li ser maka dîroka Ezdahîtî û -Kurden resen http://www.welatperwer.com/nerinek-li-ser-maka-diroka-ezdahiti-u-kurden-resen-kemal-tolan/)

5. Kemal Tolan, Nasandina Kevneșopên Êziyaziyê II Hewler 2012, Say.:226-234

a- Nêrînek li ser maka dîroka Ezdahîtî û -Kurden resen-

http://www.welatperwer.com/nerinek-li-ser-maka-diroka-ezdahiti-u-kurden-resen-kemal-tolan/
6.Kemal Tolan, Gengeșe û Sedem ÊZDÎ Bilêvnakin – Weșanên Na 2013 İzmir ve

Müslim Korkmaz- Tawisî Melek hakkındaki yanlış söylentiler ve ezilen halkların başına gelenler. http://www.dengeazad.com/en/NewsDetailN.aspx?id=32212&LinkID=118
7.Kemal Tolan, Nasandina Kevneșopên Êziyaziyê II Hewler 2012, Say.:214-224 TEOLOGİYA EZDAHÎTİYÊ BERİYA DEMA KU ADEM BÊYE AFİRANDİN DE JÎ HEBÛ YE,
8.Kemal Tolan, Bi dîtina min,diezdahîtiyé de parézgeh “hec”ke sereke û putperesetî tûne ye http://www.welatperwer.com/bi-ditina-min-di-ezdahitiye-de-parezgeh-hec-ke-sereke-u-putperesti-tune-ye/
9.Turan Dursun`un yazdığı Kutsal Kitapların Kaynakları, cilt 1,2 ve 3.
10.Kemal Tolan, Wate, rojî û wextên pîrozkirina hinek cejinên me Êzdiyan http://www.welatperwer.com/wate-roji-u-wexten-pirozkirina-hinek-cejinen-me-ezdiyan/
11.Kemal Tolan, Hebûn û Tûnebuna Êzdiyan ... 2000 Sayfa 21.

a-John S.Guest, Yezdilerin Tarihi, Avesta 2001 , Sayfa 89 ve 85
12.Mehmet Bayrak , http://www.arsivakurd.org/images/arsiva_kurd/kovar/birnebun/birnebun_13.pdf Sayfa: 49-61 veya de -Êzdî-Kızılbaș- Yarasan Kürtler 2014 Sayfa: 188

a- Mehrdad R. Izady, Bir El Kitabı- KÜRTLER 2004 Sayfa: 279.

b-Ҁakır Ceyhan Suvari - Ezidiler, sayfa 42-48 .
13.AhmetTașğın , Yezidiler 2005 -Sayfa 82.
14.EDİP GÖLBAŞI, Osmanlı Ordusunda Ezidilerin Askerlik Sorunu.“ Ve Zorunlu askerlik meselesi ve ihtida siyaseti odağında Yezidiler ve Osmanlı idaresi- http://www.academia.edu/3305449/Heretik_A%C5%9Firetler_ve_II._Abd%C3%BClhamid_Rejimi_Zorunlu_Askerlik_ve_%C4%B0htida_Siyaseti

15. Davut Hut, Osmanlı İdaresi ve Yezidiler http://www.ordaf.org/osmanli-idaresi-ve-yezidiler
16.http://bnk.institutkurde.org/images/pdf/PU21VTWFQR.pdf
17.a- Kemal Tolan : EM ŞARİSTANİYA KU ÊZDİYAN Lİ SER ERDNÎGARİYA KURDİSTANÊ DESTPÊKİRYE NASBİKİN Û BİPARÊZİN!

http://www.argun.org/2010/10/31/em-saristaniya-ku-ezdiyan-li-ser-erdnigariya-kurdistane-destpekirye-nasbikin-u-biparezin/

KURTİYEK Jİ DÎROKA CÎH Û WARÊN ÊZDİYÊN Lİ BAŞÛR-ROJAVAYÊ KURDİSTANÊ

http://www.welatperwer.com/kurtiyek-ji-diroka-cih-u-waren-ezdiyen/

b- Giringiya dîrok û şûnwarên Êzdiyan yên li herêma Hesenkêfê

http://www.pen-kurd.org/kurdi/kemal-tolan/giringiya-dirok-u-sunwaren-ezdiyan-ii.html

c- http://www.yeziden.de/44.0.html?&tx_ttnews%5Bpointer%5D=162&tx_ttnews%5Btt_news%5D=229&tx_ttnews%5BbackPid%5D=22&cHash=7cb5980437698834b80fd5443601755f

d- Em Kurd tev mina sêvên ji darekê ne !

http://www.pen-kurd.org/kurdi/kemal-tolan/em-kurd-tev-mina-seven-ji-dareke-ne.html

18 a- AHLAT MAĞARA EVLERİ http://www.ahlat.gov.tr/index.php?option=com_content&view=article&id=47&Itemid=19

http://soc.culture.turkish.narkive.com/tdAKRLEG/ahlat-taki-kazilarda-budist-mabedi-bulundu

b- http://politikart1.blogspot.de/2014/04/katliamlarda-mazlum-sgnag-magaralar.html

19 Kemal Tolan, *4a-Sayfa 322-339

Veyade: JI BER ÇI ME ÊZÎDIYÊN LI BAKURÊ KURDISTANÊ DEV JI WELATÊ XWE BERDAYE?

http://www.pen-kurd.org/kurdi/kemal-tolan/ji-ber-ci.html

Sevgili ağabey,

Yazı oldukça güzel ve dikkat çekici. Zannederim özellikle Yezidi gençler için ufuk açıcı ve yeni bir bakış açısı sunmaktadır. Senin önerin ve yaptığım çalışma ile bundan sonraki çalışmaların sayısında artış olacağını, Yezidilik hakkında bilinmeyen birçok konu ve karanlıkta kalan hususlar ile belirsizliğini sürdüren bir çok mesele hakkında bilgi sunulmuş olacaktır. Ellerine sağlık.

Şeyh Adi"nin nazarı ve himmeti üzerimizde olsun!

Prof. Dr. Ahmet Tasgin

Necmettin Erbakan University

Faculty of Humanities and Social Sciences

Department of Sociology


Necmettin Erbakan Üniversitesi

Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi

Sosyoloji Bölümü

Meram Konya 21.04.15


Print