PSK PSK Bulten KOMKAR Roja Nû Weşan / Yayın Link Arşiv
Dengê Kurdistan
PSK
PSK Bulten
KOMKAR
Roja Nû
Weşan/Yayın
Arşiv
Link
Webmaster
psk@kurdistan.nu
 
 

Öcalan İçin Fırsat

Mesud Tek

Bağımsız Kürdistan konusunda burnundan kıl aldırtmayan Abdullah Öcalan’ın, bilahare nasıl demokrasi havarisi kesildiği herkesin malumu.

Öcalan’ın bağımsız devlet, federasyon, otonomi gibi taleplere boş verdiğini ve  hatta bu talepleri gerici ve çağdışı talepler olarak değerlendirdiğini biliyoruz.

Güney Kürdistan’daki gelişmeleri değerlendirirken “Ulusal devlet eşittir fasizm” diyen Öcalan, Türkiye’de, Kürt sorununun “Atatürk’ün kurduğu cumhuriyetin demokratikleştirilmesiyle” çözüme kavuşturulacağını söylüyor; bunun propagandasını yapıyor, görüşlerinin doğruluğunu ispatlamak için bin dereden su getiriyor.

Uzun lafın kısası, Öcalan bir demokrasi aşığı, 4 duvar arasında bile demokrasi için çalışıyor, emek harcıyor, ter döküyor..

Türkiye’de demokrasi karşıtlığı denince akla hemen gericiler, ırkçı-şovenler, bilumum kemalistler, üniformalısıyla, kıravatlısıyla militaristler ve ulusalcılar gelir.

Ve bir de derin devlet!..

Derin devletin, değişimin, demokrasinin önünü almak amacıyla yaptıkları biliniyor.

Askeri darbeler, işlenen binlerce faili mechul cinayet, düzenlenen sabotaj, suikast ve linç eylemleri, derin devletin marifetleri arasında bulunuyor.

Kuşku yok ki değişimin, Türkiye’nin demokratikleşmesinin önündeki en büyük engellerden birisi, derin devlet ve emrindeki asker ve sivillerden oluşan çetelerdir.

Seçimler nedeniyle olsa gerek, son günlerde çetelerden daha sık bahsediliyor.

Devletin, Kürt sorununun askeri çözümünde israrının başta gelen ürünlerinden biri olan ve mantar gibi biten çetelerle ilgili haberler, son günlerde medyada yoğun biçimde yer alıyor.

Günümüz çetelerle ilgili haberlerle geçiyor.

Basına yansıyan resmi bilgilere göre sadece 2006 yılında 374 çete ortaya çıkartılmış, çetelerle ilişkisi olan 292 polis ve 119 subay ve astsubay ile 19 savcı hakkında soruşturma yapılmış.

Bu rakamlara çete üyesi PKK itirafçıları dahil değil!.

Derin devlet bağlantılı çeteler, AB’ye duydukları kini, Kürtlere ve demokrasiye olan düşmanlıklarını gizleme gereği bile duymuyorlar.

Ve bu nedenle çetelere karşı mücadele etmek, onları, marifetlerini ortaya çıkartmak çok önemlidir; demokrasi mücadelesinin ayrılmaz bir parçasıdır.

“Demokrasi mücadelesi aynı zamanda derin devlet ve ilişki içinde olduğu asker-sivil çetelere karşı verilen mücadeledir de” demek mümkün.

Son günlerde Öcalan da derin devletten bahsediyor.

28 Haziran tarihli basına yansıyan avukat görüşmelerine göre, Öcalan avukatlarına şöyle demiş:

“Daha önce söyleyip söylemediğimi hatırlamıyorum ama 1996’da devletten bir kesim Çiller’i öldürme konusunda bize teklifte bulundular. ‘Biz gerekli şartları sağlayacağız, siz halledersiniz’ dediler. Ancak ben kabul etmedim.”

Öcalan’ın söyledikleri yorum gerektirmeyecek kadar açık.

Öcalan, derin devletin kendilerine Çiller’i öldürmeyi teklif ettiğini, ama teklifi kabul etmediklerini söylüyor.

Bence kabul etmemekle iyi yapmış.

Şimdi Öcalan’ın elinde demokrasi mücadelesine önemli bir ivme kazandıracak bir fırsat var.

Öcalan, iyi bir iş daha yapmalı, kendisine Çiller’in öldürülmesini önerenlerin kimliklerini açıklamalıdır.

Öcalan’ın kendisine sözkonusu uğursuz teklifi yapanların kimliklerini açıklaması, “Atatürk’ün kurduğu cumhuriyetin demokratikleşmesi”ne, “ekolojik demokratik toplum projesi”ne önemli bir katkı olmakla kalmayacak.

Aynı zamanda girilen seçim sürecinde bağımsız adayların elini güçlendirecektir.

Öcalan, parlamentoya girerek güçlü bir gurup oluşturmalarını istediği bağımsızlara bu iyiliği yapmalıdır.

Öcalan, demokrasi konusunda söylediklerinde samimi olduğunu göstermek için, bu önemli fırsatı değerlendirmeli ve sözkonusu teklifi yapanların kimliklerini deşifre etmelidir.

Bu yazımın eline ulaşmayacağını biliyorum.

Bu nedenle, Öcalan ile görüşmeye geden Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından, bu talebimi kendisine iletmelerini rica ediyorum.

AKP hükümeti ve Türk yargısı da bir samimiyet sınavıyla karşı karşıya.

Aydınların, yazar ve gazetecilerin söyledikleri karşısında aslan kesilip dava üstüne dava açan savcılar, bakalım ne yapacaklar?

Sivil-asker çetelere karşı mücadeleyle övünen AKP hükümeti ve ilgili bakanları, Öcalan söylediklerine dayanarak suç duyurusunda bulunacaklar mı?

TC’nin eski bir başbakanını öldürmeyi ihaleye çıkartan devlet görevlilerinin açığa çıkması için çaba sarfedecekler mi?

Ya Tansu Çiller?

Birliği için canını siper ettiği, binlerce faili meçhul cinayet emri verdiği devletin bir kesimi tarafından öldürülmek istenmesine karşı sessiz mi kalacak?

“Devlet için kurşun atan da, yiyen de şereflidir” diyen Çiller, devletin bir bölümünün çektirdiği tetikten çıkan kurşunları yemeyi de “şeref” olarak mı görecek?

Yoksa suç duyurusunda bulunup gerçeklerin açığa çıkmasına yardımcı mı olacak?

Ben, savcılar ve Çiller’in suç duyurusunda bulunmak veya dava açmakla, demokrasi mücadelesine iyilik yapacaklarını, katkı sunacaklarını tahmin etmiyorum.

Öcalan’ın teklif getirenlerin kimliklerini açıklamasını, AKP hükümetinin suç duyurusunda bulunarak savcıları harekete geçirmesini ise, canı gönülden istiyorum.

Öcalan ve AKP hükümetinin yapacaklarını görmek için biraz beklemek gerekecek.

Bakalım, derin devlet ve bağlı çetelere karşı mücadelede, demokrasi ve hukukun üstünlüğü konusunda söylediklerinde ne kadar samimiler?

Bekleyip, göreceğiz..

Yazarın önceki yazılarından:

Sular Giderek Isınırken..
Lafla Peynir Gemisi Yüzdürmek..
“İyi Çocuklar”a İş Çıktı
Polis Devleti
Papatya Falı
İran-ABD İlişkileri Açısından Ortadoğu
Zorlu Süreç
Hazır Başlamışken..
“Ne Şeriat Ne Darbe”
Malatya Katliamı ve Uğur Kaymaz
Bir Kez Daha Birlik Üstüne
Bremen Mızıkacıları
Şehidler Günü
Bağımsız Kürdistan
Newrozu Özüne Uygun Kutlamak İçin..
Malumun İlani
Evren Vakası ve Eli Taşın Altına Koymak
Kürtlere Ateş Etmek Serbest..
Davul ve Tokmak
Atı Arabanın Önüne Koymak
Milliyetçilik Yarışı
Ben Erdoğan Hayranıyım!..
Katil Kim?
Zor Günler
Samimiyet Sınavı
Yeni Yıl
Ankara Kriterleri-2
Geç Olmadan
Gelenek
“Ne Olacak Bu Irak’ın Hali”?
Bir Kez Daha Kerkük Üzerine
Sembol mü?
Demokrasi
Hayalleri Yasaklamak
Erken Ölüm
Törkiş İşi Demokrasi ve Sivil Çözüm!..
Her ikisi de aynı Orhan Pamuk
“Paşalar Cumhuriyeti”
Cadı Kazanı
Sıcak Günler
Başbakan’ın TİT Aşkı
“Bayrak Krizi”, Gerçekler ve Görevlerimiz
“Qandil Gönüllüleri”
Enfal
Yapışık Üçüzler
Kirlenme, Çürüme ve Çifte Standart
Hizaya Getirmek
Başbakan Doğru Söylemiyor
Şahinler ve Riyakarlar
Madımak
Zeytin Dalı
Yanlışta İsrar
“İyi Çocuk”lar Cenneti..
Filmi Başa Sarmak
Erdoğan’ın Sınavı
Süreç ve Önümüze Koyduğu Görevler
Tek Yanlı Aşk
Sadak’ın Sadakati
İpe Un Sermek
Güneyli Kürtlerin Büyük Sınavı
Kansere Razı Etmek İçin Ölümle Tehdit Etmek
Acaba Öyle mi?
Halepçe Olayları Neyi Gösteriyor, Neyi Gerektiriyor?
“Çeteler Cenneti”
Arapsaçı
Söyleyemediklerim ve Yapmadıklarımız..
Buzdağının Ucu (Mu?)
Aynaya Bakmak
Saygı Mı? Özgürlük Mü?
Militarizm Ve Çürüme
Yavaş Ama Emin Adımlarla İlerlemek...
İspanyol General Ve Ağca
Gel De Niyazi Usta’yı Anma

MGK’nin Yeni Yıl Hediyesi..
Hazırlıklı Olmak
Gündemimizin Değişmeyeni..
Fırıldak
15 Aralık Seçimleri ve Olası Sonuçları
Biz İşimize Bakalım-2
Demokrasi ve Ortadoğu
İyi Asker
Ayna Tutmak
Alışmakta Fayda Var
Üçüncü Ses
“Uzun, İnce Bir Yol”
3 Ekim, 15 Ekim ve Protokol
3 Ekim Sonrası..
Çürüme
Ne yazmalı?
DİSK
Zorlu Süreç ve Görevler
Yoğurdu Üfleyerek Yemek!..
Kim(ler)in kafası Karışık?
Başbakan Samimi Olmak İstiyorsa…
"Emrin Olur"
Sorun Kürt aydınları mı?
Ülkenin Gerçek Efendileri
Maksat “Terörün Kökünü kazımak”sa...
Londra Ve Kerkük
“Hukuk Herkese Lazım

Aydınların Çağrısı ve Geçmişi Hatırlamak
Cellad Çağrısı
Eşik Aşındırmak
Rüzgarı Arkaya Almak İçin
Gaf
Yapılacak Başka İşler De Var
Bayrak Ve Ekmek
Endişe
Ar Damarı
Kürdistan Parlamentosu
“Sözde”
Darısı Başımıza!...
Bayrak ve Asimilasyon
Adar û Newroz
AB Ve “Bölücü Tilkiler, Koyunlar”

 
 
PSK Bulten © 2007